25 Ağustos 2009 Salı

Kahveme Deniz Geldi - Aslı Melek

Fotoğraf : Aslı Melek
Kahveme deniz geldi
bakamadım, mavisini yitirdi
kayalara sular kondu martının kanadında
“taş değildim” değemedim, uçtu
papatyalar dizdim masaya
konuşamadım, soldu
romanlar denedim uzak gemiye dalarak, sis aldı
-bulutların üstündedir yıldızlar- dedim,
gri sonsuzluk bastı

Deniz gelmişken yanıma
bir gün sonrasını bilseydim
ya da bir gün sonrasında yaşasaydım özgür olurdum

Ne mavide vardır, ne papatyada
ne gemiyle gelir ne de martı kanadıyla
o eşsiz duygu yürekte başlar
o an yaşanır, ertelenmeden

Mavi Kapı - Aslı Melek

Eski Urla, Fotoğraf : Aslı Melek
Mavi kapıdan girmek isterdim içeri
kirli sulara basmadan.
Yorulduk kollamaktan zamanı
uzak bir sandal gibi adı belirsiz yaşamaktan
bir önde bir arkada salındık durduk
kürekler kırık, dalgalar boyumuzdan iri
çok kişi yürüdüğümüzü sandık
kendi ayak sesimizi duyduk uzaktan.
Yalnızdık hayallerimizin peşinde
ne yüreğimizde direnç ne de bileklerimizde güç kaldı
yetişemedik
kapandı mavi kapı uzakta.


21 Ağustos 2009 Cuma

Gece Korkusu - Aslı Melek


Fotoğraf : Aslı Melek
Muhayyer bir şarkıyla başlamışsa gece
karanlık korkusu olmaz
tahta masada yas tutan şairlerin.

Güller de korkmaz geceden, yeşile yaslanmışsa.

Hele ay -karanlığa alışık en çok-
hiç korkusu yoktur, önce mezarlıkta başlar geceye.

Peşinde ölüm bile olsa, bu telaş neden gitmek için.
Gitme,
gelmez gece sokak lambaları yanmadan.

Söylenenin ardında kalırsa asıl sözler,
dinmez bir türlü acı dile gelmeden.

Gelmez gece,kalbindeki güneş gitmeden.

Andıkça eskir, konuştukça silinir anılar
ve gece o zaman başlar.

Kimi yüzüğünü atar denize, kimi gülleri,
kimi güllerle donatır mezarları, kimi şarapla masaları.

Gitme,
gidersen gece başlar arkandan.


11.02.2009

Meserret' de Akşam Işıkları - Aslı Melek

Fotoğraf : Aslı Melek
Meserret’ de akşam ışıkları
bir kereye mahsus korkuluklara yaslanmış,
yas tutan gölgelerle gelir kıyıdan hafif bir rüzgarla
Kaç yıl dayandı buna karakalem, suluboya
aslı çok geride artık -çerçevesi kırık-
kaç gemi çekildi tersaneye,
hangi sözler eskidi kaç yıl gerek unutmaya,
kaç yaş daha bahar sonuna
Meserret’ te akşam ışıkları geçti
gelme dayanamazsın “bir resim yaktım” Poseidon’a
renklerini adadım denizlere, adalara, sahillere
bakma dayanamazsın
08.07.2005

Mavi Yeşil - Aslı Melek

Başladık her şey kendi rengindeydi
beyaz olmalıydı her şey
dolu bir beyaz -örtücü-
bir mucize gibi
Önce yeşil geldi ilk hecelerinde şarkının
başkaldıran hafif bir tat
çimenlere yatmak gibi
Gün açılınca güneşe uzaklaştı beyaz
gelincikler kızıla, papatyalar sarıya doydu
-sarı yabancı kendine bile-
hiç solmayacak gibi
Mavi yalnızdı dalgalar kadar -kendi dansıyla sarhoş-
beklemedi sırasını koştu hayalinin peşinde
kıyıya varmak gibi
Mavi açık ve rahattı
yanında olmak
gökyüzüne bakmak gibi
En son siyah geldi geceyi giymiş
içinde sonsuz huzur
yıldızlarla uyumak gibi

20 Ağustos 2009 Perşembe

Koyu Maviye - Aslı Melek

Fotoğraf : Aslı Melek
Ruhum yine bir soluk gerisinde koşarken
şarkıların acem kürdi makamında
bedenim, tanımadığım yıldız adlarıyla donatılmış gökyüzünden
sedef saçlı deniz yıldızlarının son dansını izler.
Çakıl taşları bir bir kayarken sularla denize
ay yükselir yeni adıyla gökyüzünde
Ben doğarken yaz sıcaklarında turuncuya,
sen geldin kar taneleriyle dolaşık beyazdan maviye,
kıştan bahara doğru
maviden koyu maviye, oradan laciverte, denize
yıldızlarla yeni ay arasına, yeni yıla, yeni yaşa

03.01.2006